
İnfertilite (Kısırlık) Nedir?
Sevgili Okuyucu, internet mecrası merak sahipleri için bilgiye ulaşabilecekleri sonsuz bir havuz. Ne yazık ki bu havuzda yanlış yada kirli bilgilerde olabiliyor. Bu makalemi anne – baba olma arzusunda olan geleceğin ebeveynleri için henüz telaşa kapılmadan temiz ve doğru bilgiye ulaşabilmeleri için hazırladım, faydalı olmasını diliyorum.
Kısırlık Nedir ?
İnfertilite (kısırlık) çocuk sahibi olmak isteyen bir çiftin korunmasız, düzenli cinsel ilişkiye rağmen hamile kalamaması olarak tanımlanır. Bayanın yaşı 35 yaşından küçük olduğunda 1 yıl veya daha uzun süre korunmasız düzenli cinsel ilişki sonrası gebelik olmaması, 35 yaşından büyük olduğunda ise 6 ay veya daha uzun süre korunmasız, düzenli cinsel ilişki sonrası gebelik olmaması olarak tanımlanır. Bazı klinisyenler ise, çiftin steril olduğu kanıtlanmadıkça gebe kalmadaki başarısızlığı tanımlamak için ‘‘subfertilite’’ terimini kullanmayı tercih ederler.
Normal fertilite (doğurganlık)
Fekundalite Ne Demek ?
Fekundabilite dediğimiz terim korunmasız ilişki sonrası bir menstruel siklus döneminin sonunda gebeliğin oluşması ihtimalidir . 35 Yaş altında bu oran %20-25’tir. Genç ve sağlıklı çiftlerin yaklaşık %85’inde ilk 1 yıl içinde gebelik oluşmaktadır. 2. Yılın sonunda ise gebelik oranları yaklaşık %92’lere ulaşır.
Kadınlarda 20-24 yaşları arası pik yapan doğurganlık, kadın yaşının artmasıyla birlikte azalmaktadır. 30-34 yaşları arasında %15-20 olan bu azalma oranı 35-39 yaşlarında ise %25-45 arasındadır. Yine yaşın ilerlemesiyle beraber doğru orantılı olarak gebelik kaybı oranları da artmaktadır.
Kısırlık Ne Sıklıkta Görülür ?
Kısırlığın önemli psikolojik, ekonomik, demografik ve medikal etkileri olan yaygın bir durum olduğunu söyleyebiliriz. Sıklığı yıllar içerisinde değişmemekle birlikte (%13-15) başvuru ve tedavi oranları belirgin bir şekilde artmıştır. Gebelik isteğinin ertelenmesi, yardımcı üreme teknolojilerindeki gelişmeler ve sosyal medya platformlarının da aktif kullanılmasıyla artan farkındalık bunda etkili olmuştur.
İnfertilitenin Değerlendirilmesi: Ne zaman?
Kısırlık Ne Zaman Değerlendirilmeye Başlanır ?
Çiftlerin başarı profilinde kadın yaşı en önemli değer olup, genel konsensüs olarak kadın yaşı 35 yaşından küçük olduğunda 12 ay düzenli ve korunmasız ilişki sonrası gebelik elde edilemediğinde, 35-40 yaş arasında 6 ay düzenli ve korunmasız ilişki sonrası gebelik elde edilemediğinde çiftin değerlendirilmesine başlanmalıdır. Kadın yaşı 40’tan büyük olduğunda ise 6 aydan daha kısa bir süre içerisinde değerlendirmeye başlanmalıdır. Yine eğer öyküde adet düzensizliği hikayesi varsa, bilinen veya şüphelenilen uterin /tubal /peritoneal hastalık veya çikolata kistleri ve bilinen veya şüphelenilen erkek kısırlığı varsa değerlendirme daha erken yapılması gerekir. Bu süre içerisinde eğer çiftlerin yaşamlarında varsa, sigaranın bırakılması, kafein ve alkol tüketiminin kısıtlanması ve ideal kiloya ulaşılması gibi yaşam tarzı değişiklikleri önerilmelidir.
Kısırlığın Değerlendirilmesi ?
Kısırlığın tanısı, değerlendirilmesi ve tedavisi çoğu çift için stresli bir durum haline gelebiliyor. Klinisyen ( Hekim ), çifti değerlendirirken çiftin depresyon, öfke, anksiyete ve evlilik uyuşmazlığını içerebilecek duygusal durumunu görmezden gelmemelidir. Çiftlerin sahip olabilecekleri pek çok faktörün onların kısırlık durumuna katkıda bulunabileceği unutulmamalı, çiftle ayrıntılı bir görüşme yaparak doğru sorularla bilgiye erişmeli (anemnez) ve fizik muayeneyi içeren kapsamlı bir başlangıç değerlendirmesi yapılmalıdır. Bu yaklaşım eğer mevcutsa, çoğu için kısırlık nedenini tespit edecektir. Her iki partnerin değerlendirmesi eş zamanlı olarak yapılmalıdır.
Hangi tanısal testler ile inceleme başlamalı?
Anamnez ve fizik muayenenin ardından tanısal testlere, en sık görülen kısırlık nedenlerinin tespiti için en az invaziv (en basit, kolay ve ucuz ) yöntemleri kullanarak başlamalı.
İlk basamak tanısal testler;
Seçilmiş çiftlerde ilave testler gerekebilir;
Sonuç Olarak Kısırlık Tedavisine Başlarken ;
Ancak, ileri evre endometriozis, tüpleri tıkayan bir durum varlığında veya karın zarları ile ilgili faktörün güçlü şüphesi olduğunda yapılmalıdır.